11 Ocak 2015 Pazar

Bu bir kitap postudur!!!


Bu hafta sonunu kendime ayırdım diyebilirim. Tabii yemek yapma, etrafı toparlama, çekirdek ailemi doyurma, Çınar'ı yıkama-uyutma, pazara ve markete gitme gibi rutin işlerimi saymazsak :) Olsun her durumda, her şeye, özellikle de okumaya fırsat yaratabilitem vardır.

Öncelikle Mart menekşelerini bitirdim bir solukta, elimden bırakamadığım kitaplardandı yine. Çok şaşırmadım aslında, Sarah jio'nun bu okuduğum 4. kitabıydı.Hepsinde de aynı çılgınca, bir sonraki sayfayı merak ediş, ara sıra "Aaaa, ooooo, hiihhhh " gibi istem dışı sesler çıkardığım kitap okuyuş manzaralarımı sergiledim. Böğürtlen kışı kitabına yer yer çok benziyordu aslında.İç içe geçmiş olaylar örgüsü, yazarın kitaplarını oluştururken ki yapı biçimi bence, çünkü her kitabında iki farklı zamanda anlatıyor olayları. 4. Kitaptan sonra çözdüm kadını, iyisin hoşsun Sarahcım ama gereğinden fazla meraklı karakterler yaratıyor ve okuyucuyu şaşırtıcam derken gerçeklikten fazlaca uzaklaşıyorsun. Ayıptır günahtır :) Her kitapta olduğu gibi bunda da okuduğuma pişman değilim. Ama yettin gari :)

Sonra karşıyakada ki küçük bir kitapçıda bakınırken satıcının ısrar kıyamet almamı söylediği ve daha önce hiç bir kitabını okumuş bulunmadığım ( ki benim için büyük bir ayıp ve kayıptır) Stefan Zweig'in Satranç isimli kitabıdır. Yazarın hayatına, karısı ile birlikte intihar ederek son vermesi üzülerek öğrendiğim bir gerçek oldu. (İnsan nasıl aklına koyar ve başarır ki hayatına son vermeyi?) Yazarın ruh dünyasındaki sıkıntıları ve hayatına son verişi bu kitaptan izler taşıyor sanki. Yazardan bağımsız bahsedecek olursam, şahane bir kurgu ve akıcı bir dille yazılmış, satrancın insan doğasını nasıl değiştirebildiğini gözler önüne serildiği bir kitap
. Anlamak isteyene çok ince mesajlar var aslında bu kitapta. İncecikti, keşke daha kalın olsaydı ve bu kadar çabuk bitmeseydi diye düşündüm. Diğer kitaplarını da edinicem en kısa zamanda.

Ve yazar hakkında araştırma yaparken okuduğum bir iki sözü, bu haftanın son sözleri olsun.

"Bütün yalnızlar gibi özgür, bütün özgürler gibi yalnız..."

"Satranç aşk gibidir, tek başına daha az eğlencelidir..."

"Birisi barışı başlatmalı, tıpkı savaşı başlattığı gibi..."

Mutlu, huzurlu geceler..




1 yorum:

  1. Şu ilk cümle, bütün özgür hissedenlerin olsun,;) Satranç'ı merak ettim.

    YanıtlaSil