Merhabalar,
Ne yapacağını kestiremeyen, bir yağan bir duran, bir açan bir kapayan, kararsız saçma sapan bir İzmir sabahından günaydınlar olsun.
Canımı sıkmıştır canım İzmir'imin bu havası, yine sıkılasım var yada. Bir aydır yetiştirmeye çalıştığım ürünlerimi bitirip teslim ettikten ve dün bir misafir ordusunu daha ağırladıktan sonra bugünümü ve yarınımı kendime ve aileme ayırmayı artık çok görmüyorum. Derken bir boşluk üç beş satır yazayım dedim artık. O kadar çok paylaşacağım şey var ki. Minik yaramazımın fotoğraf makinemi bozmasının ardından, telefonla fotoğrafları çekip yüklemek, bir de kalitesinin istediğim gibi olmaması falan fıstık, isteksizlik hali yaratıyor bu canım bünyede. Neyse yakındır bir makine almam.
Çok severek, hatta bayılarak, "yaaaa kendime de mi yapsam acaba" diye düşünmeden edemediğim bu cici aynalı kutuyu takdim edeyim. Ahşabını alırken tabii ki aynası yoktu, 5 tl.ye taktırdı babam sağolsun bir camcıda. Pinterest sağolsun, bu caaaanım Fransız madame resimlerine bayılıyorum. Yine onlardan birini kullandım dekupaj için. Alt kutunun içini ve dış görünümünü de güllü bir dekupaj kağıdı ile kapladım. 3 kat vernik ile tamamladım kendisini. Baktıkça içim açılıyor. Bu pembe aşkım nolucak benim. Pembe iyidir yaa, pembe candır :))
Mutlu bir hafta sonunuz olsun inşallah, kocaman kocaman sevgiler :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder